Ümit
Rize Çamlıhemşin’deyiz. Dağların iki taraftan sıralandığı, yeşilin her tonunun gözlerimizi sevgiyle sarmaladığı bu şirin ilçede toplam altmış(60)konut mevcut. Konutlar Fırtına Deresinin iki yanına sıralanmış. Hatta Kaymakamlık, ahşaptan yapılmış üç katlı eski bir binada yer alıyor. Fırtına Deresinin ikiye ayırdığı ve derenin gerçekten adına yakışır şekilde fırtına gibi delice aktığı, rafting sporu için muhteşem bir yer.
İlgimi çeken başka bir şey ise, bu minik ilçede Fırtına Deresi’nin kıyısında yer alan, üç katlı, oldukça gösterişli, betonermeden yapılmış, her türlü ihtiyaca (konaklama da dahil) cevap veren büyük bir Öğretmenevi’nin (Yamantürk Öğretmenevi) yer alması. Binayı görünce içim cız etti, hayretler içindeyim. Edirne şehir merkezindeki Öğretmenevi, depreme dayanıklı değil diye 15 yıl önce yıktırıldı ve bir daha yenisi yapılmadı. Koskoca Türkiye’de Öğretmenevi olmayan tek il maalesef Edirne! Serhad şehri,Kadim kent Edirne’miz Öğretmenevini hak etmiyor mu?
Çamlıhemşin’in toplam nüfusu kadar öğretmenin görev yaptığı şehrimizde Öğretmenevi neden yeniden inşa edilmedi? Çamlıhemşin ilçesindeki Öğretmenevini 2017 yılında yaptıran ve turizme kazandıran Yamantürk ailesi gibi hayırsever ve şehrimizi seven iş insanları İlimizde yok mu? Yeni atanacak öğretmenler kiralık ev buluncaya kadar kendileri için uygun bir yer olan Öğretmenevinde kalabilselerdi keşke. Ayrıca üniversiteyi yeni kazanan gençler, yurt veya ev bulana kadar Öğretmenevinde barınma sorununa çözüm bulmuş olsalar fena mı olurdu?
Üstelik bu yıl Trakya Üniversitesi’ne öğrenci yerleşme oranı % 99,47 iken! Ayrıca Doğu Karadeniz’de şehirlerarası, şehir içi, köy ve dağ yollarının tamamı, “kaymak gibi”. O yolları gördükten sonra, neden bu yollar bize layık görülüyor diye düşünmeden duramıyorum. Ülkemizin Avrupa’ya açılan kapısına bu durum hiç yakışmıyor. Bir ilin siyasileri merkezi yönetimde ne kadar etkili ve söz sahibiyse o ile yatırımın da bu etkinlikle doğru orantılı olduğunu düşünüyorum.
Bu durumun bir gün değişmesi beklentisiyle ümitle kalın.
