Ve kadınlarımız

Sosyal medya gruplarından birinde arkadaş olduğum ve İtalya’da yaşayan bir Türk hanımefendinin İtalya’daki bir etkinlikte konuşması isteniyor ve hanımefendi de “İtalya’da bir yıl içinde altmışaltı kadının katledildiğini ve bunun bir vahşet ve utanç olduğunu ifade” etmiş. Konuşmasını da detaylarıyla bizimle paylaştı.

 Bu hanımefendi bizim ülkemizi ve yaşanan olayları takip etmeğe çalışsa da bizzat burada yaşayan ve duyarlı bir insan kadar olaylara hakim olamayacağını, İtalya’da yaşanan kadına şiddet olaylarının da çok üzücü ve utanç verici olmasına karşın; bizim ülkemizde sadece altı ayda 136 kadın eşi, arkadaşı, sevgilisi veya abisi tarafından katledildi ve ayrıca 114 kadın ise şüpheli bir şekilde hayatını kaybetti. Yargılanan kadın katillerine ise verilen indirimler bu yıla damgasını vurdu, dediğimde ise inanmak istemedi. Ben de herkes kendi gerçekliğini baz alıyor dedim.

Evet kadınlara karşı bir çok ülkede saldırı ve kötü muamele, ölüm olayları oluyor ancak bizim ülkemiz bu konuda ne yazık ki önlenemez bir yükselişe geçti. Birçok sorunun çözümünün temelinde olduğu gibi bu konunun çözümünde de eğitim ve caydırıcı cezalar söz konusudur. Bizim ülkemizde bu sorunu bilimsel ve çağdaş bir anlayış eğitim ile çözemediğimiz sorun olmaya devam edecektir. Kadına birey olduğu, insan olarak en büyük ihtiyaçlarından birinin de çağdaş ve bilimsel eğitim olduğu gerçeğini kavratmak zorundayız.

Küçük yaşta zorla evlendirilen kız çocukları hem eğitimsiz kalacaklar hem de eğitimsiz ve cahil insanların artmasına vesile olacaklardır. Ayrıca birey olarak hangi haklara sahip olduklarından habersiz ezilmiş, aşağılanmış insanlar haline dönüşmeleri hiçte zor olmayacak belki de toplumun büyük bir bölümüne sirayet edecektir. Çünkü dünyaya gelen bütün insanlar ilk eğitimlerini hayata karşı hazırlıklı olmayı öncelikle bir kadından yani annelerinden alırlar. Dolayısıyla bir toplum kadınlarını ve kızlarını donanımlı, çağdaş bir şekilde hayata hazırlayamıyorsa o toplumda sadece kadına karşı şiddet olmaz hem bütün insanlar hem de diğer canlılar şiddete maruz kalmaya aday olurlar.

 Mutlu ve huzurlu bir toplum yaratmanın temeli de kadına verilen değerle doğru orantılıdır. Kadına öncelikle itaat etmeyi değil düşünmeyi öğretmek, çalışma hayatında yer almalarına önem vermek durumundayız. Kadın Voleybol Takımımız ABD’de yapılan Milletler Ligi Voleybol Şampiyonası final maçında Çin’i 3-1 yenerek Dünya Şampiyonu oldu. Ne kadar gururlansak azdır. İşte Cumhuriyetinizin 100. yılında Kadın Voleybol Takımımızın bize büyük bir mücadele ve emekle getirdiği şampiyonluğunda gösterdiği gibi; bir kadın eğitildiğinde bir aile, bir aile eğitildiğinde ise toplum ve ülke eğitilmiş demektir.

Sorgulayan ve sorarak hakkını sonuna kadar arayan bireylerin her geçen gün artması dileğiyle sevgiyle kalın…