Ragbi günlükleri 172

Spor dünyasının en önemli organizasyonlarından olan Ragbi Dünya Kupası‘nı heyecanla beklemiş, başlangıç düdüğünü iple çekmiştik. Final tadında bir eşleşmeyle başlayan Dünya Kupası’nın, artık son haftası içerisindeyiz. Birbirinden keyifli müsabakalarla geçen yaklaşık iki ayın ardından, finalin adı kondu. Milyonları ekran başına kilitleyen yarı final maçlarını konuşacağız. Hoş geldiniz…

Favorilerin birbirine rakip olduğu, dramatik anlara sahne olan çeyrek finallerin tadı damağımızda kalmışken; bu yüksek seyir arzı, yarı finallere giderken beklentiyi arttırmıştı.

Yarı finallerin ilk eşleşmesinde Arjantin ve Yeni Zelanda’yı izledik. Çeyrek finalde Galler engelini aşan Arjantin, turnuva favorilerinden İrlanda’nın umutlarını söndüren dünyanın en başarılı ragbi ülkelerinden biri olan Yeni Zelanda ile karşılaştı. 20 Ekim Cuma günü Stade de France(Fransa’nın Stadı)’ta çalan düdük, 2023 Ragbi Dünya Kupası’nın ilk finalistini belirmek içindi. Arjantin’in başlama vuruşuyla hareketlenen karşılaşmada, ilk sekiz dakika, daha aktif olan Arjantin kontrolündeydi. İki defa Yeni Zelanda beş metresine kadar gelip, bir alan golü bulabildiler. Onuncu dakikaya gelindiğinde, oyunun rüzgarının ne kadar çabuk değişebildiğini gördük. İlk sekiz dakika sadece savunma yapan Yeni Zelanda, onuncu dakikada, önce forvet oyunlarıyla mesafe kazanmaya başladı. Sonrasında da topu hızlandırarak kanattaki Will Jordan’ı boş bıraktırdı ve geçiş sayısına(try) ulaştı. Ekstra vuruşun başarılı olmasıyla skor, 3-7 olarak değişti. Yediği bu sayının üstüne hızlı tepki vermek isteyen Arjantin, rakibinin 22 metresinde 12 farklı denemede bulundu. Ancak, yapılan top kaybının açık alanda ciddi bir tehdide dönüşmesi, Arjantin takımına büyük bir darbe oldu. Ava giderken avlanan Pumalar, yedikleri ikinci geçiş sayısıyla skorda 3-12 geriye düştüler. İlk yarının sonuna kadar karşılıklı birer alan golü bulan takımlar, 40. dakikaya 6-15’lik skorla girdiler. Normal süre dolmuş, ilk yarının bittiğini ilan edecek düdük için topun ölmesi bekleniyordu. Arjantin’i soyunma odasına üzgün gönderecek olan atağın başlangıcını Mark Tele’a yaptı. Arjantin savunmasını kırıp, topu beş metre çizgisine kadar taşıyan Yeni Zelanda, buradan boş dönmeyecek ve bir geçiş sayısı daha bularak devreye 6-20 önde girecekti. İstatistiksel olarak bakıldığında, topla daha çok oynayan, daha çok mesafe kazanan takımdı Arjantin. Ama daha çok hata yapan da kendileriydi. Rakibe verdikleri dokuz penaltı avantajının yanına, yapılan top kayıpları da eklenince, oyunlarını taşıyamamalarının sebebi anlaşılıyordu. İlk yarıdaki bu hataların en ağır bedelini, Yeni Zelanda sayı alanından elleri boş dönerek ödediler. Sayıya yaklaştıkları en ciddi girişimi değerlendirememişlerdi.

İkinci yarıyı hareketlendiren vuruşu, Yeni Zelanda takımı yaptı. Arjantin’in başlama vuruşunu karşılayamamasıyla top, yeniden Yeni Zelanda’ya geçiyor; ikinci yarının ilk dakikasında Aaron Smith’in bireysel yaratıcılığı, Yeni Zelanda hanesine bir geçiş sayısı(try) daha yazdırıyordu. Dakika 49’da, 18 denemelik serinin ardından bir sayı daha yiyen Arjantin, geri dönüş umuduyla çıktığı ikinci yarıda havluyu atıyordu:6-34. 51. dakikada, bir istatistik yansıdı ekranlara. Savunma hattı kırışlarını gösteren bu grafik, Arjantin’in savunmada ne kadar problemli olduğunu ifade ediyordu. Sekiz kez izin vermişlerdi rakibinin savunmalarını yarıp gitmesine. Maçın kalan yirmi dakikasında, on kişi oynadıkları bölüm dáhil, sayı bulmaya devam etti All Blacks. Maçın son düdüğü çaldığında skor, 44-6 Yeni Zelanda lehineydi. Will Jordan, maçta bulduğu üç geçiş sayısı ile öne çıkmasına rağmen, maçın oyuncusu Jordie Barret seçildi. İkinci yarının ilk dakikasından son dakikasına kadar Yeni Zelanda hakimiyeti hissedildi. Hem forvet hem de bek grubundan aldıkları performans, final öncesinde, şampiyonluk kupası için umut verdi. Başarılı bir savunma ile rakibine geçiş sayısı şansı tanımazlarken, bir iki pozisyon dışında tehdit yaşadıklarını söyleyemeyiz. Bu senaryoda, Arjantin hatalarının payı olduğunu da söylemeliyiz. İkinci yarıda kötü bir oyun sergileyen Arjantin’de; yapılan el becerisi hataları, rakibe kazandırılan penaltılar, savunma hattının kırılmasına verilen izinler ve iki devre başında da üst üste yenen sayılar sonuç üzerinde etkili oldu. Cuma gününün kazananı ve kaybedeni, son maçlarındaki rakiplerini beklemeye başladılar.

Yarı finalin diğer ayağı, cumartesi akşamı 22.00’da, yine Stade de France’ta yağmur altında oynandı. Şiddetli bir yağmurdan söz etmesem de oyuncular için bazı dezavantajları oldu, bahsedeceğim. İngiltere’nin vuruşuyla hareketlendi yarı final karşılaşması. Karşılıklı yüksek vuruşlarla başlayan oyun açılışında, ilk penaltıyı İngiltere kazanıyor ve bunu, skora dönüştürüyordu:3-0. Onuncu dakika biterken, İngiltere yine bir alan golü bulmuş ve farkı altıya çıkartmıştı. 15. dakikaya kadar, Güney Afrika’nın iki defa İngiltere 5 metre çizgisine geldiğini, ancak yapılan el becerisi hataları sebebiyle skor üretemediğini gördük. İlk yarı sonuna kadar bol bol alan golü izleyen seyirciler(ilk yarı skoru 12-6), kazanılan penaltılarla skor bulan takımlarının, alan yaratıp geçiş sayısı tehdidi oluşturmasını bekliyorlardı. İlk yarıda iki takımdan da geçiş sayısı tehdidi göremedik. Oyun, genelde iki 22 metre çizgisi arasında gidip gelirken, çok sayıda yüksek vuruş tercih edildiğini gördük. İngiltere, bunu 20 kez denerken; Güney Afrika ise, ilk yarıda 12 kez yüksek vuruşa başvurdu. Maçın ilk oyuncu değişikliği, 30. dakikada Güney Afrika’dan geldi. Koç ekibi, 10 numara pozisyonunda oynayan Manie Libbok’un performansını yetersiz bulmuş olacak ki O’nun yerine sahaya Handre Pollard’ı sürdü. Bu değişikliğin katkısını, özellikle ikinci yarıda alacaktı Güney Afrika.

İkinci yarının başlama vuruşunu yapan Güney Afrika, topu karşılayan İngiltere’ydi. İngiltere, vuruş(kick) temelli oyununa devam ederken, yağmurun da yardımıyla bazı önemli avantajlar kazandı. 43. ve 58. dakikalarda, rakip 5 metresinin civarında kazanılan avantajlar, yapılan hatalar sonrasında sayıya dönüşmedi. Güney Afrika Koç Heyeti, sahadaki karar vericilerinin performansından memnun değildi ki ikinci yarının ilk beş dakikasında, karar vericilerde(9-15 numaralar) oyuncu değişikliğine gidildi. İngiltere’nin bulduğu drop golle fark açılıyor(15-6), Güney Afrika kendisinden beklenen organizasyonları gerçekleştiremiyordu. Vuruş temelli oyunlar devam ederken, yapılan çok sayıdaki el becerisi hatası beklenen atak organizasyonlarının önüne geçiyordu. 22 metre çizgileri arasında gidip gelmeye devam eden oyunda, kupa favorilerinden Güney Afrika’nın tepki verememesi, saatin aleyhlerine işlemesi, Güney Afrika galibiyeti görmek isteyenlerin kafalarında ”Acaba” sorularının canlanmasına neden oluyordu. Son on dakikaya girilirken, çok ihtiyacı olan sayıya ulaştı Güney Afrika. Scrum pozisyonunda kazanılan penaltıyı taça(line out) vurup, İngiltere 5 metresine geldiler. Bu noktada, sorumluluğu devralan forvet ekibi, maul üzerine hızlı forvet oyunlarıyla geçiş sayısına ulaştırdı takımlarını. Ektra vuruşun da başarılı olmasıyla, skor ortaya gelmişti:15-13. Ancak hálen sayıya ihtiyacı olan taraftı Güney Afrika. Aranan fırsat, 50 metre çizgisi civarında kazanılan penaltı ile geldi. Topun başına geçen Pollard, çok kritik bir vuruşu sayıya çevirerek, beklenen geri dönüşü gerçekleştirdi:15-16. Kalan son birkaç dakikada, heyecan doruğa çıkmıştı. İngiltere’nin bulacağı bir alan golü veya drop gol, işin rengini bir anda değiştirebilirdi. Normal süre dolmuş ve ilk hatada, maçın bitiş düdüğü çalacaktı. Topun sahibi İngiltere deniyor, Güney Afrika ise, can hıraş savunuyordu. İngiltere’nin amacı, maç boyunca başarılı vuruşlar yapmış olan Owen Farrell’a, o müsait pozisyonu hazırlamaktı. Arayış esnasında yapılan el becerisi hatası, hem maçı hem de İngiltere’nin 2023 Ragbi Dünya Kupası’ndaki final hayalini bitirdi. 

Maç boyunca, organizasyon anlamında pek bir yaratıcılık göremedik. Yağmurun etkisiyle ıslanan top, oyuncuların ellerinden kayıyor, oyunu taşımaya çalışırken sıkıntılar yaşanıyordu. Kazanılan penaltıların skora dönüştüğü maçta, geçiş sayısı görebilmek için 70 dakika beklemek durumunda kalındı. Son anları büyük heyecana sahne olan maçı Güney Afrika, iyi oynamasa da geriden gelerek kazanmayı başardı. Maç boyunca sık sık gördüğümüz el becerisi hataları karşılaşmayı noktalarken, 30.dakikada oyuna giren Handre Pollard, maçın oyuncusu seçildi.

2023 Ragbi Dünya Kupası’nın son haftası içerisindeyiz. Takvimde oynanacak son iki karşılaşma kaldı ve eşleşmeler belirlendi. 3.lük karşılaşması, 27 Ekim Cuma günü saat 22.00’da Arjantin ve İngiltere arasında oynanacakken; 28 Ekim Cumartesi günü saat 22.00’da başlayacak olan karşılaşma sonunda, Webb Ellis Kupası’nın kimin ellerinde yükseleceğini göreceğiz. Sorunun cevabı: Yeni Zelanda mı? Güney Afrika mı? Heyecanla bekliyoruz.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu