Yunanistan zulme devam ediyor
Yunanistan güvenlik güçleri, sınırda bekleyen düzensiz göçmenlere göz yaşartıcı bomba ile yoğun şekilde müdahale etti. Bekleyişlerini sürdüren binlerce göçmen, aniden gelen gaz bombalarının etkisiyle panik halde dağıldı. Aralarında çok sayıda bebeğin de olduğu düzensiz göçmenler, gazdan etkilendi. Göçmenlere bölgedeki ambulanslarda müdahale edildi.
SINIRI GEÇMEK İSTEYEN GÖÇMENLERİN EDİRNE’YE GELİŞİ SÜRÜYOR
Avrupa’ya geçmek isteyen düzensiz göçmenleri gelişi sürüyor. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun 100 binin üzerinde göçmenin Edirne’den Avrupa’ya geçtiğini açıklaması sonrası sınırı geçmek isteyen düzensiz göçmenlerin kente gelişleri arttı. Hem kara hem de nehir sınır hattını geçiş için kullanan düzensiz göçmenler daha çok nehir geçişlerini kullanıyor. Sınır köylerinde yoğun düzensiz göçmen hareketliliği gözleniyor. Yunanistan’ın kapıları açacağı umuduyla Pazarkule – Kastanies sınır kapıları arasındaki tampon bölgedekileri bekleyişi de sürüyor. Yunanistan sınır güçlerinin sık sık göz yaşartıcı bomba ve biber gazı atmasıyla tamponda bekleyenlerin bir çoğu yakınlardaki ormanlık alana doğru yayıldı. Geceyi buralarda geçiren 2 binin üzerinde düzensiz göçmen zor şartlarda bekleyişlerini sürdürüyor. Geceleri soğuk hava çocuklu aileleri daha çok etkiliyor. Edirne Valiliği koordinasyonunda İl Göç İdaresi Müdürlüğü göçmenlere 3 öğün yemek dağıtımı yapıyor.
DÜZENSİZ GÖÇMENLERİN YUNANİSTAN’A GEÇİŞLERİ SÜRÜYOR
Çok sayıda düzensiz göçmen, Meriç Nehri’nden botlarla Yunanistan tarafına geçmeye devam ediyor. Edirne’den Yunanistan’a düzensiz göçmenlerin geçişleri sürüyor. Avrupa’ya geçmek isteyen yüzlerce düzensiz göçmen, nehir ve kara hattını denemeye devam ediyor. Meriç Nehri’ni botlarla geçen düzensiz göçmenler, kara sınırını da deniyor. Sınır tellerini makasla kesen ya da üzerinden atlayan düzensiz göçmenler, Yunanistan’a ayak basıyor.
DÜZENSİZ GÖÇMENLERE SERT MÜDAHALE
Kastanies Sınır Kapısı’nın önünde jiletli tellerle barikat kuran Yunanistan güvenlik güçleri, düzensiz göçmenlere sık sık tazyikli su sıkıyor, zaman zaman ses ve göz yaşartıcı bomba atıyor, zaman zaman da plastik mermi kullanıyor.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Edirne’den Yunanistan’a geçen düzensiz göçmenlerin sayısını 100 bin 577 olarak açıklamıştı.
DÜZENSİZ GÖÇMENLER MERİÇ NEHRİ’Nİ AŞMAYA ÇALIŞIYOR
Edirne’den Avrupa’ya geçmek isteyen düzensiz göçmenler, daha çok nehir hattını deniyor. Pek çok kişinin Yunanistan tarafına geçtiğini öğrenen düzensiz göçmenler, Meriç Nehri’ni aşmak için sınır köylerine geliyor. Bazı düzensiz göçmenler, botlara kapasitesinin üzerinde, çok sayıda kişiyle binmeleri nedeniyle nehri geçerken sıkıntı yaşıyor.
Adacıkta mahsur kalanları AFAD ekipleri kurtardı. Meriç Nehri’ndeki adacıkta mahsur kalan 30 düzensiz göçmen, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) ekiplerince kurtarıldı.
“BÜTÜN ÜLKELERİN DESTEK OLMASI GEREKMEKTEDİR”
Uluslararası Göç ve Mülteci Derneği Başkanı Yılmaz Edirne’de incelemede bulundu: “Türkiye, Avrupa Birliği ülkelerinin sahip olduğu imkanlara sahip olmamasına rağmen nüfusunun yüzde 5’i oranında mülteciyi ülkesinde misafir ederek insani sorumluğunu yerine getirmektedir. Bu insani sorumluluğa bütün ülkelerin destek olması gerekmektedir” dedi. Uluslararası Göç ve Mülteci Derneği (IMRA) Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Emine Sare Aydın Yılmaz, Türkiye’nin, Avrupa’nın tampon bölgesi olmadığını belirterek, Avrupa Birliği ülkelerinin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi gerektiğini söyledi. IMRA Başkanı Yılmaz, düzensiz göçmenlerin Yunanistan’a geçmek için akın ettiği Edirne’ye gelerek incelemede bulundu. Yılmaz, Pazarkule Sınır Kapısı önünde kurulan kontrol noktasında yaptığı basın açıklamasında, büyük bir insanlık kriziyle karşı karşıya kalındığını ifade etti. Avrupa Birliği’nin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmediğini vurgulayan Yılmaz, “İdlib’de yüz binlerce sığınmacı savaştan kaçıyor. Avrupa kapılarında binlerce insan bekliyor. Demokrasinin ve medeniyetin ana vatanı olmakla övünen bir ülkenin polisleri, yardım eli yerine plastik mermi ve gaz bombası uzatıyor.” dedi. Türkiye’nin yıllardır gündeme getirdiği “Güvenli Bölge kurulması gerekliliği”nin bir kez daha ortaya çıktığını belirten Yılmaz, Avrupa’nın Lizbon Anlaşması ve Cenevre Anlaşması’nın hükümlerine uyması gerektiğini kaydetti.
“SIĞINMACILARIN GÜVENLİ GEÇİŞİNE İZİN VERİN”
“Türkiye, Avrupa’nın tampon bölgesi değildir” diyen Yılmaz, şöyle devam etti: “Türkiye, Avrupa Birliği ülkelerinin sahip olduğu imkanlara sahip olmamasına rağmen nüfusunun yüzde 5’i oranında mülteciyi ülkesinde misafir ederek insani sorumluğunu yerine getirmektedir. Bu insani sorumluluğa bütün ülkelerin destek olması gerekmektedir. Türkiye milyonlarca sığınmacıya, ilk gün nasıl kucak açmışsa bugün de kucak açmaya devam etmektedir. Türkiye, dün, milyonlarca mazlumu katliamlardan korumak için nasıl vatan evlatlarını şehit vermişse, bugün de bu sorumluluğu vazife edinmektedir.” ifadelerini kullandı. Devleti ve milletiyle, mazlumlarla ekmeğini her zaman bölüşen Türkiye’nin gösterdiği hassasiyeti, Avrupa ülkeleri başta olmak üzere bütün dünya ülkelerinin de göstermesi gerektiğini vurgulayan Yılmaz, şöyle konuştu: “Mazlumların sesini tüm dünyanın duyması gerek. Mazlumların sessiz çığlığını duyun, Avrupa’yı Avrupa yapan değerleri yaşatın, yasalarınızı uygulayın, sığınmacıların güvenli geçişine izin verin. Bütün dünya milletlerine sesleniyoruz. Liderlerinize gerekli çağrıyı yapın. Sığınmacı ve mültecilerle dayanışma içerisinde olun. İnsanlara, insanlık onuruna yakışır muamele yapılmasını sağlayın. Unutmayın, zulme karşı sessiz kalan, dilsiz şeytandır” (AA)
