Yarım asırlık tarihin ziyaretçisi Aykol’un anılarıyla

Bir zamanlar Karaağaç Ortaokulu’ydu şimdi müze oldu

Sene 1968’i gösterdiğinde henüz tren seferlerinin de devam ettiği Karaağaç’ta bulunan tren garının bahçesindeki Karaağaç Ortaokulu’nun ilk ve kurucu müdürü Ergül Aykol, o günleri şimdilerde Trakya Üniversitesi Doğa Tarihi Müzesi olarak hizmet veren binanın önünde gazetemize anlattı. 1968 senesinde kurulan Karaağaç Ortaokulu’nun ilk müdürü olan, diğer yandan kendisinin de ilk müdürlük görevi olan Karaağaç Ortaokulu’nda 1,5 sene müdürlük yapan Aykol, tren sesleri içerisinde toplam iki sınıfı 40 öğrencisi bulunan Karaağaç Ortaokulu’nda öğrencileriyle geçirdiği anıları görev yaptığı binanın önünde yad etti.

Bir dizi ziyaretler kapsamında yaşadığı şehir Denizli’den Edirne’ye gelen Eğitimci, Avukat ve Yazar Ergül Aykol, Trakya Üniversitesi Karaağaç Yerleşkesi içerisinde bulunan ve şimdilerde Trakya Üniversitesi Doğa Tarihi Müzesi olarak kullanılan binanın 1968 senesinde Karaağaç Ortaokulu olarak hizmet verdiğini ve kendisinin de ortaokul müdürü olarak görev yaptığını söyledi. Aykol ayrıca, ilk müdürlük görev yeri olan Karaağaç Ortaokulu’nun da kurucu müdürü durumunda. Şayet, müdürlük görevine atandığında okul binasının henüz yeni yapıldığını, toplamda iki sınıflık alanın olduğunu söyleyen Aykol, öğrencilerle geçirdiği günleri yâd etti.

KIRMIZI ÇİZGİ: ATATÜRK

Edirne’ye 1965 senesinde gelerek Kız Enstitüsü’ne Edebiyat Öğretmeni olarak göreve başlayan 1942 İzmir doğumlu Ergül Aykol, o yıllarda okulda yaşadıkları anıları anlattı. Aykol; “Sene 1965’ti. Askerlik görevini bitirdikten sonra Edirne’ye o zamanlar Kız Enstitüsü şimdilerde Kız Meslek Lisesi’ne Türkçe Edebiyatı Öğretmeni olarak atandım. Fatma Us adında bir müdiremiz vardı. Kocası da Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Fethi Us’tu. Fatma Hanım bana derslerine gireceğim sınıfları söyledi. İlk ders vereceğim 5/A sınıfına girdim. Atölye gibi bir yerdi ve Atatürk’ün portresi, fotoğrafı, resmi yoktu. Çocuklar beni ayağa kalkarak saygıyla karşıladılar. Sınıfın başkanını sordum ve ‘Ben Atatürksüz yapamam, Atatürk’ün portresinin olmadığı derslikte ders veremiyorum’ diyerek sınıftan çıktım. Öğretmenler odasına giderek büyük bir hüzünle oturup düşündüm. Ardından büyük bir gürültü koridorları doldurdu. Müdire hanım gürültünün kaynağını soruyor ve 5/A sınıfından geldiğini ve benim öğretmenler odasında oturduğumu öğreniyor. Müdire hanım telaşla yanıma gelerek neden öğretmenler odasında oturduğumu sordu. Ben de; ‘Bir işlem yapacaksanız yapınız. Ben Atatürk portresi olmayan bir derslikte ders veremiyorum’ dedim. Biraz sonra hademe yanıma geldi ve beni sınıfa davet etti. Gidip bir baktım, Fatma Hanım kendi odasındaki büyük Atatürk portresini sınıfıma göndermiş. Çocuklara birinci dersimizin konusunun Atatürk olduğunu söyledim ve derse başladım. Çocuklara, Atatürk’ün Edirne’ye Kolordu Komutanı olarak geldiğini, Kolordu Komutanlığı’ndan Ordu Komutanlığı’na terfi ettiğini, Diyarbakır’a tayin olduğunu ve Edirne’de Kolordu Komutanlığı yapan Cumhuriyetimizin Kurucusu Yüce Önder Atatürk’ün resminin olmadığı yerde ders veremediğimi söyledim. Müdire hanım ilerleyen zamanlarda emir vererek, benim dersim hangi sınıftaysa Atatürk portresinin o dersliğe taşınmasını söylemiş. Bir cumartesi günü Sultanahmet’te bulunan Milli Eğitim Baskı Evi’ne giderek 30 adet Atatürk portresini alarak okula gelmem söylendi. Severek gidip 30 adet Atatürk portresi alıp Edirne’ye döndüm. Ve hademenin odasına kadar her derslikte, her odada Atatürk portresi olmuş oldu” diyerek Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e olan sevgisini dile getirdi.

DERSLERİN YANI SIRA SPORA TEŞVİK

Kız Enstitüsü’nde kütüphane eksikliği olduğunu anlatan Aykol; “Ben çocuklara Edebiyat Öğretmeni olarak çocuklara kaynak kitap öneriyordum ama okulun kütüphanesi de yetersiz ve düzensizdi. Bu durumu Fatma Hanıma anlattım. Daha sonra tarafıma ‘orta dereceli okullar yönetmeliğinin 38. Maddesi gereğince, kütüphanenin 10’lu sisteme göre tanzimi tarafınıza görev olarak verilmiştir’ diye bir yazı gönderilmişti. Kütüphaneyi eleştirdik tarafıma görev verildi. Sınıflardan kütüphanecilik koluna öğrenciler seçtim. Başladık kütüphaneyi alfabetik ve 10’lu sisteme göre tanzim etmeye. Müdüre, kütüphanenin açılışını yapmamız gerektiğini söyledim. Ve törenle kütüphanenin açılışını yaptık. Kız Enstitüsü’nün öğrencileri çok hantaldı. Çünkü gelen topa dokunmuyorlardı, oynamıyorlardı. Biz öğrenciyken, top olduğu zaman sabahtan akşama kadar okulda spor yapardık. Bunu da müdür hanıma söyledim. Beden öğretmeni vardı ve kendisi kadrolu öğretmendi, başka okullarda da derslere giriyordu. O okullarda takım yetiştiriyordu, Kız Enstitüsü’nde yetiştirmiyordu. Enstitü’de beden eğitimi dersinin sayısı da azdı ve öğrenciler de hareketsizlerdi. Okulun spor öğretmeni vardı fakat bir tane bile kız voleybol takımımız bile yoktu. Tenefüste okulun memurun beni çağırdı ve evrak verdi. Evrakta ‘spor kolunun yöneticiliği size verilmiştir, öğrencileri spora yetiştirmekle görevlisiniz’ yazıyordu. O görev de bana kaldı. Ve bir Edebiyat Öğretmeni olarak eşofmanlarımı giyip, çocuklara spor yaptırdım. Ve takım kurduk, Kız Enstitüsü’nün voleybol takımı o sene Edirne Lisesi birinci olurken ikinci oldu” diyerek Edebiyat dersinin yanı sıra öğrencilere spor dalında da yardımcı olduğunu dile getirdi.

OKULU KURAN MÜDÜR: ERGÜL AYKOL

Öğretmenlikten müdürlüğe geçiş sürecini ve Karaağaç Ortaokulu’nun ilk müdürü olarak göreve başladığı dönemleri anlatan Aykol; “Ben de okuma hevesi çok fazla olduğu için 1967 senesinde kamu yönetimi alanında yüksek lisans ve doktora seviyelerinde eğitim veren Türkiye ve Ortadoğu Amme İdaresi Enstitüsü (TODAİE) sınavlarına girdim. Sınavı başarıyla geçtim ve müdürlük kıdemini kazandım. Sonra Milli Eğitim Bakanlığı’na başvurarak, TODAİE’yi bitiren biri olarak genel müdür yardımcısı olarak atanmayı talep ettim. Fakat genel müdür yardımcılığı talebim başarıma rağmen kabul edilmedi. Daha sonra Edirne’ye döndüm ve o esnada Karaağaç Ortaokulu açıldı. Ve beni oraya müdür olarak gönderdiler. Fakat okulun sadece binası ve tabelası vardı. Sıra, tahta, yardımcı kitap vs hiçbir şey yoktu. Diğer okullardan malzemeleri toplayarak okulumuzu hazır hale getirdik ve kadrolu bir matematik öğretmeniyle geri kalanı ücretli öğretmenlerle Karaağaç Ortaokulu’nda eğitim hayatını başlattık. Toplam iki sınıfımız vardı ve 20’şer öğrenci kapasitesi vardı. O okulda pinpon topu oynamak için masa ve kütüphane kurduk. Ve zamanla Karaağaç Ortaokulu kendini başarılarıyla göstermeye başladı” dedi.

FOLKLOR EKİBİ’NE BİRİNCİLİK

Ergül Aykol, okulda derslerin yanı sıra öğrencilerin spor, folklor gibi alanlarda da kendilerini geliştirmelerine yardımcı olmuş. O dönemleri anlatan Aykol; “O dönem tren seferleri de devam ediyordu. Bir gün masa tenisi ekibi Avrupa şampiyonasına gitmek üzere tren garına gelmişlerdi. Ve kendilerini okulumuzdaki masa tenisine davet ettik. Karşılıklı masa tenisi oynadık. Ben Bursa’da masa tenisi şampiyonu olmuştum. Savaştepe Öğretmen Okulu’nda masa tenisi şampiyonuydum. Benim sınıf arkadaşlarımın çoğu beden eğitimi bölümünü seçtiler ama ben edebiyat dalını tercih ettim. Masa tenisinde yendiğim arkadaşlar Avrupa’da Türkiye’yi temsile gidiyorlardı ama henüz bana yeniliyordu, temsil edemezlerdi. Ve bu durumu federasyona bildirdiler. O dönem Şefik Tetik diye federasyon başkanı vardı. Kendisi durumu öğrenince bizleri görmeye Edirne’ye geldi. Daha sonra Edirne Müzesi müdürü olan arkadaşımla burada folklor ekibi de yetiştirdik. Kendisiyle köy köy gezerek bindallılar, yöresel kıyafetlerin örneklerini topladık. Ses kayıt alma cihazıyla da köylerden yöresel halk ezgilerini toparladık ve kaydettik. Folklor ekibimizi yetiştirdik. O ekip Kırkpınar’da da gösteriler yaptı. Bizi İstanbul’a davet ettiler ve gittik, Edirne yöresinin folklorunu sergiledik ve yarışmada birinci olduk” diye konuştu.

Edirne’de geçirdiği 1,5 sene boyunca öğrencilere her anlamda bir şeyler öğreten Eğitimci, Öğretmen Ergül Aykol, daha sonra kazandığı hukuk fakültesini bitirerek kariyerine avukat olarak devam etmeye karar verdi. Aykol, şimdilerde Denizli’de avukat olarak çalışmalarına devam ediyor. Damla GÖÇ

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu