Ragbi Günlükleri 132

   Geçtiğimiz hafta içerisinde gördüğüm bir haber, Ragbi Günlükleri’nin 132. yazısı için bana fikir vermiş oldu. Konu üzerine biraz düşünüp, okuma yaptım ve fikrimi olgunlaştırdım. Yazımın ulaştığı, konuya katkı yapacağına inananların da düşüncelerini ilgililerle paylaşmasını önemsiyorum. Sonuçta konu, Edirne’yi ilgilendiriyor.

            Gelelim bahsettiğim habere. 14 Aralık 2022 tarihli, Salih Baran imzasıyla Anadolu Ajansı’nın internet sitesinde ( https://www.aa.com.tr/tr/spor/edirneye-yeni-sehir-stadyumu-yapilacak/2763741?fbclid=IwAR1HcA1XncLiMm2lvKhJj7JhfNmVPy4JKCDj4fu1p13jzeTEN3AuIku3oPc# ) yayımlanan habere göre, Edirne Valisi Sayın H. Kürşat Kırbıyık valilikte düzenlediği basın toplantısında, ”yeni stat yapılmasıyla ilgili Gençlik ve Spor Bakanlığı ekibinin çalışmalarını sürdürdüğünü, çalışma sonucu nitelikli ve güzel bir stat projesinin ortaya çıkacağını’‘ söylemiş. Haberden aktarmaya devam edeyim: ”Çarşı merkezinde kalan mevcut 25 Kasım Stadyumu’nun şehri tıkadığını belirten Kırbıyık, “Bizim şehir olarak artık 25 Kasım Stadı’na tahammülümüzün kalmadığını değerlendiriyorum. Bunun sadece sportif etkinlik alanı olarak değil, şehircilik ilkeleri açısından da bu stadın, mevcut yerinde şehri tıkadığını görüyoruz. Hem çok çirkin yapılar, şehir estetiğini bozuyor hem trafiğini hem güvenliğini etkiliyor hem Türkiye Futbol Federasyonu’nun artık profesyonel ligler için belirlediği standartların neredeyse bir çoğunu karşılamıyor.”………….25 Kasım Stadyumu’nun yıkılması sonrası bölgenin yeşil alan olarak değerlendirilmesinin planlandığını kaydeden Kırbıyık, ”……………bir an evvel 25 Kasım Stadyumu’nu yıkıp yine bir an evvel yeni stadın ihalesinin yapılması için çaba sarf ediyoruz.” diye konuşmuş. Haberde belirtilene göre plan, Olimpik Yüzme Havuzu yakınlarına yaklaşık 10 bin seyirci kapasiteli yeni bir stat yapılmasıymış.

            ”Osmanlı’ya şu kadar yıl başkentlik yapmış tarihi şehir; Avrupa’ya açılan sınır kapımız” gibi başlangıçlı nutuklara konu olan Edirne, yıllar boyunca hak ettiği yatırımları alamamış, ”gelişmemiş tarım şehri” olarak statüsünü sürdürmüştür. Vali Bey haklıdır. 25 Kasım Stadyumu bir an evvel yıkılıp, uluslararası müsabakalara da ev sahipliği yapabilecek bir spor kompleksi Edirne’ye kazandırılmalıdır. 

ee43fbaf26d74405ab63e145b0db4d4b | Edirne Ahval Gazetesi            Spor, günümüzde hem bedensel hem de ruhsal gelişimin sağlanması ve korunması amacıyla yapılması zorunlu hále gelmiştir. Spor tesisleri de bu faaliyetlerin devamı için gereklidir. Spor tesisleri yapılırken, çevresel etkilerden tutun da çevresinde bulunan okul, insan sayısı, trafik durumu, ulaşım, eğitim kurumlarına yakınlığı, faaliyet çevresindeki kulüp sayısı ve yararlanacakların sosyoekonomik durumları gibi pek çok değişken dikkate alınmalıdır. Rekabetçi sporlarla uğraşanları bir kenara koyarsak, sedanter bireylerin spor tesislerinden yararlanma amaçları farklılık göstermekle birlikte sağlık, boş zamanları daha iyi değerlendirme, sosyal hayata katılma gibi nedenler ilk göze çarpanlardır. 

            Yer seçimi, şekli gibi unsurlarla özellikle okul çağındaki gençlerin teşvik edilmesi; her kesimden vatandaşın eşit ve adil şekilde faydalanabilmesi; yerel nüfusun popülasyonu, hava şartları, bölgenin spora gösterdiği ilgi, eğitim düzeyi, sosyoekonomik şartlar gibi değişkenlerin dikkate alınması; sporun evrenselliğinin anlatılmasına ve ülke tanıtımına katkı verecek uluslararası organizasyonların yapılabilmesine imkan verecek şekilde düzenlenmesi spor tesislerinin oluşturulmasındaki temel kriterlerdendir.

            Dünyada sporun hızlı bir şekilde büyümesiyle birlikte, spor branşlarında çeşitlilik meydana gelmiştir. Sadece branşlar değil, tesislerde bu değişimden payını almıştır. Günümüzde çok farklı amaçları yerine getirebilecek şekilde, büyüklükte ve çeşitlilikte spor tesisleri yapılmaya başlanmıştır. Bu çok amaçlı spor tesisleri içerisinde, birden fazla spor branşı ya da etkinlik uygulanabilmektedir. Bu tesislerde konserlerden, moto-kros yarışlarına, sirklerden, çeşitli spor şovlarına kadar birçok farklı etkinlik yapılabilmektedir. Örnek vermek gerekirse, Los Angeles’daki Staples Center veya Münih’teki Allianz Arena farklı spor branşlarının ve etkinliklerin uygulanabildiği çok amaçlı tesislerdir.

            Edirne’nin ihtiyacı olan tam olarak budur. Yapılması planlanan bu 10.000 kişilik stadyum; yılın belli bölümünde, bir futbol takımının iki haftada bir kullanımına bağlanmamalı, Edirne’nin sportif ihtiyacına hizmet etmelidir. Spor kompleksinin içerisinde en az 3 adet çim saha daha olmalıdır ve bu sahalar, amatör sporların kullanımına açılmalıdır. Bu üç sahadan birinde, 1000 veya 2000 kişilik bir tribün de bulunmalı, canlı yayın şartlarına uymalıdır. Amatör sporların, maçları için çim saha bulamama sorunu bitirilmelidir. Edirnespor’un fikstürü veya çimin bozulma bahaneleri hem amatör sporların Edirne’de gelişmesinde hem de milli takımların şehrimizde müsabaka oynamasının önünde engeldir. Artık aşılması gerekmektedir.

            Bu sahaların uluslararası standartlara uyması çok önemlidir. Edirne; tarihi ve coğrafi olarak, Balkanlar’ın başkenti olmaya uygun bir şehirdir. Planlı bir devlet politikasıyla, yatırımla bu iş başarılabilir. Yapılacak uluslararası standartlara uygun tesislerle Edirne, Balkan Şampiyonaları’nın, Balkan ülkeleriyle oynanacak müsabakaların merkez üssü, kamp ve maç merkezi haline getirilmelidir. Bu müsabakalar için şehrimize gelecek milli takımlarımıza, kompleks içerisinde bir kamp merkezi; diğer misafirler içinse, bir otel yapılması gereklidir.

            Tesisin yapılmasının planlandığı bölgedeki yerleşim yoğunluğunun artması, bölgedeki öğrenci yurtlarının fazlalığı, tesis çevresinin haftanın 7 günü canlı olabileceği anlamına gelmektedir. O bölgede yaşayan Edirneliler ve yurtlardaki öğrenciler düşünülmeli; yürüyüş parkurları, street workout alanları, herkes için spor aletleri, kayak ve paten parkurlarıyla, kafeler ve alışveriş alanları da projeye eklenmelidir. Hatta birkaç basketbol potası ve duvar tenisi alanı da projeye dáhil edilebilir.

            Son yıllarda artan trafik ve araç park problemi, bu büyüklükteki bir tesisi de olumsuz etkileyecektir. O yüzden çözümü, otoparkların yer altına alınması olarak görüyorum. Tesisin araç park alanları yer altına alınarak, mevcut arazi daha sağlıklı kullanılabilir. 

            Günümüzde ulusal ve uluslararası spor arenasında ön sıralarda yer edinen ülkelerin, spor tesisi problemlerini çözmüş olduklarını görmekteyiz. Bir ülkedeki sporun gelişmişlik düzeyi de spor tesislerinin sayıca çokluğu ve kalitesine bakarak yorumlanabilir. Karar vermemiz gereken noktaya gelelim. Bir takımın, yılın belli bölümünde kullanacağı bir futbol stadı mı yapacağız? Yoksa, şehrimize sosyal-sportif bir seçenek sunacak, Edirne’yi sportif faaliyetlerin merkezi konumuna getirecek bir spor kompleksi mi kazandıracağız?

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu