9 patron olayı…
Çalışan Gazeteciler Günü daha geride kaldı. Bizleri yine unutmadınız onlarca telefon ve bir o kadar mesaj ve mailin ardından, bugün 11 Ocak ve biz yine kaldığımız yerden mücadeleye devam.
Hatırlanmak ve anılmak güzel olduğu kadar yaşanan sorunlara da çözüm olunması gerekiyor diye düşünüyorum. Bizim mesleğimiz ile ilgili kurumlar gazete sahiplerinin az çok sorunlarını biliyorlar. Yeni çıkan basın yasası ya da çıkacak olan İnternet Haberciliği yasası ile ilgili hiç bir şey konuşamadık. Bütün merkezi yönetim bir araya geldik ama kimse “Nasılsınız? Çalışma koşullarınız, şartlarınız iyi mi? diye sormadı”
Birçok siyasi parti temsilcisi ve yerel yöneticiler ile bir araya geldik ama herkes projelerini anlattı. Bizler yine günümüzde çalıştık ve siz okurlarımıza gazetemizi hazırladık.
Yaşımın yarısından fazla emek verdiğim bu sektörde artık oydu buydu diye yazmak istemiyorum. Sadece eskiye oranla iyileşen haklara bir de destekler eklensin diye buradan sesleniyorum. Artık sarı bile olmayan Turkuaz Basın Kartlarımız için bastığımız gazetemizi üzülerek teknolojik ortamlara taşımak zorunda olduğumuzu biliyorum. F klavye ile yazdığım yazılarımın edirneahval.com’da binlerce okur ile buluştuğunu da biliyorum. TİMBİR olarak yerel basının dijitalleşmesine katkıda bulunacak yeni bir çağrı önerisini KOSGEB’e verdiğimizi duyurayım köşemden sonuç ne çıkar bilemiyorum ama en azından çalışıyoruz…
Yeni düzenlemelerin olması ve gazeteciliğin emekli olduktan sonra yapılacak işlerden çıkması için 2023’te 1961 olaylarının yaşanmaması gerekiyor. (Hoş zaten yaşanamaz ama yine de yazmak istedim)
Bilmeyenler olabilir; Nedir? 9 Patron Olayı…
‘212 sayılı yasa ile kendilerine yüklenen sorumlulukları kabul etmek istemeyen 9 gazetenin patronu 212 sayılı yasanın ve Basın İlan Kurumu’nun oluşmasına ilişkin 195 sayılı yasanın mesleki sakıncalar doğuracağını iddia eden bir ortak bildiriye imza atarak gazetelerini 3 gün kapadıklarını duyurdular. “Dokuz patron olayı” olarak basın tarihine geçen bu gelişme üzerine gazeteciler, çeşitli protesto eylemleri gerçekleştirdiler ve halkı gazetesiz bırakmamak adına boykot boyunca “Basın” adlı bir gazete yayımladılar. Basın gazetesi 11 Ocak günü ” Daima Halkın Hizmetindeyiz” manşetiyle yayına başladı ve üç günlük boykot sırasında düzenli olarak yayını sürdürdü. Gazetenin ilk sayısının başyazısında şu ifadeler yer aldı: ‘’Temel hak ve hürriyetlerimizin gerçekten kısıtlandığı, yalnız basının değil bütün memleketin gerçekten eşi görülmemiş bir tehlikenin içine sokulduğu günlerde bile gazetelerini kapatmayan ve protesto yoluna gitmeyen gazete sahiplerinin, şimdi bir ilan kurumu için yaptıkları bu hareket, basın tarihimizde herhalde şerefli bir yer kaplamayacaktır. Gazete çıkarmak çorap fabrikası işletmeye benzemez. Basın bir kamu hizmetidir.”
İstanbul Gazeteciler Sendikası, bir yıl 10 Ocak’ta basın çalışanlarına bazı haklar ve yasal güvence sağlayan kanunun çıkışı üzerine gerçekleşen medya patronlarının boykotu karşısında basın çalışanlarının elde ettikleri başarıya sahip çıkmak ve üyelerine moral vermek için 10 Ocak 1962’yi Çalışan Gazeteciler Bayramı olarak kutlama kararı aldı…
Böyle yazıyor internette bizlerin severek yaptığı işimizin bayramı…
9 patron olayı sadece gazetecilikte değil her sektörde mevcut ne yazık ki… Bu da başka bir yazı konusu olsun. Hatta siz okurlarımıza soralım. Sular kesildi sosyal medya resmen infilak etti. Belediye’den tek bir cevap yok. Neler değişmeli belediyede?
Sizler en çok nerede sorun yaşıyor hangi birimde tabiri caiz ise çile çekiyorsunuz?
Yazın bize bunları edirneahval@gmail.com mail adresimiz…
Yazın bizde sorunların değişmesi için yazalım.
Bu güne kadar Edirne Ahval Gazetesi yolundan geçen tüm meslektaşlarımın gününü kutlarım.
Kalemimizin mürekkebi tükenmesin ne diyeyim…
